
Çocuklarda görülen tik bozukluğu, modern hayatın yaşam koşulları nedeniyle büyük bir sorun haline gelmektedir. Bu nedenle, birçok aile çocuklarında görülen bu bozukluklardan dolayı artık uzmanlara gitmek durumunda kalıyor.
Çocuklarda görülen tik bozukluğunun nedeni tam olarak bilinmese de birçok teori ortaya konmuştur. Genellikle, genetik veya çevresel faktörlere dayanan tikler, kendini sürekli göz kırpma, diş gıcırdatma, kafa sallama, tırnak yeme gibi hareketlerle gösterir.
Tik Bozukluğu Nedir? Nedenleri Nelerdir?
Tik, motor veya vokal kasların istemsiz kasılmaları ile oluşan ani, tekrarlayıcı, aralıklı haraketlerdir. Motor tikler, baş sallama, omuz silkme, göz kırpma gibi tek hareketlerle kendini gösterdiği gibi, aynı anda birçok hareketle de ortaya çıkabilir. Vokal tikler ise yine benzer şekilde, çeşitli boğaz temizleme seslerinden karmaşık seslere kadar değişkenlik gösterir. Tikler genellikle, yüz, boyun, eller ve omuz kısımlarında görülür. Cilt ve saç çekme gibi hareketler de tik olarak algılanır.
Ebeveynlerinde veya akrabalarında tik sorunu olan çocuklarda bu bozukluğun görülme ihtimalı daha çoktur. Aynı zamanda, gerginlik yaratan durumlara bağlı olarak ortaya çıkan tikler de çevre ve aile baskısı ile ilişkilendirilir.
Çocuklarda görülen tiklerin nedenlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
- Ebeveynlerin kuralcı ve titiz tutumu,
- Çocukların ebeveynlerinin beklentilerini karşılayamaması,
- Okul ortamında çetin rekabet,
- Okula uyum sırasında yaşanan sıkıntılar,
- Ev ortamında ebeveynlerin geçimsiz davranışları,
- Boşanma veyaihmal edilme.
Bu ve buna benzer birçok aile içi veya okul ortamında görülen sorunlar, çocuklarda tik bozukluğuna neden olur. Uzmanlara göre, günümüzde çocukların en az %60’ı tik hareketlerinin en az birini deneyimlemektedir.
Tik Tedavi Yöntemleri
Çocuklarda görülen tiklerin tedavisinde öncelikle tiklerin neden ortaya çıktığı belirlenir ve buna uygun olarak bir tedavi uygulanır. Tiklerin ortaya çıkma durumları, tekrar etme sıklıkları belirlenerek psikolojik ve ilaç tedavisi yöntemleri tercih edilir. Bununla birlikte, tik tedavisinde tik çeşitleri de göz önünde bulundurulur. Bunlar; gelip geçici ve vokal veya motor tik bozukluğu olarak bilinmektedir.
Gelip geçici tik bozukluğu, tek veya birden fazla vokal veya motor tik bozukluğu ile karakterize edilir. Bu tip tikler, bir yıldan fazla sürmez ve zaman zaman artma veya azalmalar gösterir. Gelip geçici tikler genellikle kendiliğinden geçer. Ancak aile veya arkadaşların çocuğun bunu istemli olarak yaptığını düşünmesi ve baskı uygulaması, tedavi sürecini olumsuz etkiler. Tikler bazen kısa sürelerle hastalar tarafından denetlenebilse de çoğu zaman bu denetimin de kurduğu baskı ile tik sayısı daha da artar. Çevre ve aile bunun bir hastalık olduğunu anlamalıdır. Bu nedenle, uygulanan cezalar ve sık sık uyarmalar, tik sayısını daha da artıracaktır.
Tik Bozukluğunun Çözümünde Destekleyici Tedavi
Şiddeti olmayan, geçici tiklerde aile veya çevre tarafından destekleyici tedaviler yeterli olabilir. Burada önemli olan husus, ebeveynlerin ve öğretmenlerin tiklerin istemli olmadığını anlaması ve çocuğa bu konuda destek olmalarıdır. Çocuğun benlik saygısının geliştirilmesi, aile ve çevre ilişkilerinin iyileştirilmesi, maruz kaldığı stresin azaltılması, tik bozukluğunun azalmasında etken faktörlerdir. Ancak eğer tik şiddetli ve kronik bir hal almış ise ilaç tedavisi gerekir.
Bu konuda ailelerin aşağıdaki yaklaşımlarda bulunmaları tedavi sürecini hızlandıracaktır:
- Çocuğunuza ‘Yapma’, ‘Etme’ gibi sık sık uyarılarda bulunmayın. Bu durum onların öz saygısını azaltacaktır.
- Onlarla konuşarak bu durumu anlamaya çalışın.
- Kalıcı olan tikler için mutlaka bir uzmana başvurun.
- Çocuğunuzun tiksel davranışlarının görüldüğü ortamları gözlemleyin.
- Çoğunuzda görülen tiklerle ilgili bir sağlık çalışanından destek alın.